İnsanlar eski çağlarda şeker ihtiyaçlarını bal yiyerek karşılarlardı. Bal bugün de çok sevilen, lezzetli, vitamini bol bir besindir.
Hepimizin bildiği gibi, balı arılar yapar. Yalnız, bizlere bu şekerli, hoş kokulu tatlıyı sağlayan arılar, bizim için zararlı da olabilirler. Çünkü arı, kendini tehlikede görürse, savunmak için, vücudunun arka tarafındaki iğnesiyle insanı sokar. Bunun için, arıların dolaştığı yerlerde, kovanların yakınında çok dikkatli olmalı, hele arıları ürkütmekten kaçınmalıdır.
Arı Sokmasına Karşı Ne Yapmalı
Bal arısı soktuğu zaman iğnesi deride kalır, arı ölür. Yaban arısının iğnesi düz olduğu için kopmaz, bunlar defalarca sokabilir. Arının soktuğu yerde kısa süren şiddetli bir ağrı, sonradan birkaç gün devam eden kaşıntı olur. Sokma yerinde ayrıca şişlik, kızartı vardır. Vücutta baş dönmesi, bulantı, çarpıntı, uyuşma da olabilir. Bazen ateş yapabilir.
Arı sokması ciddî olaylara sebep olabilir. 500 arının birden sokması büyük bir insanı öldürür. Kalbi, böbrekleri hasta olan kimselerde bundan daha az sayıda arının sokması kötü sonuçlar verebilir. Arının ağız içinden sokması, iğnesinin damar içine girmesi de çok tehlikeli durumlar yaratabilir.
Çocukların vücutları küçük olduğundan, arı sokması bunlarda büyüklerdekinden daha şiddetli bir sonuç verir. Hele birkaç arının birden bir çocuğu sokması yetişkin bir in- sandakinden daha tehlikeli durumlar yaratabilir.
Arı sokunca yapılacak ilk şey şunlardır:
İğne deride kalmışsa hemen çıkarılmalıdır. Sokma yerine amonyak, tentürdiyot, potasyum permanganat eriyiği sürmek iyi gelir.
Arı ağızdan sokmuşsa boğazın şişmesine engel olmak için bol tuzlu bir su yudum yudum içilmelidir.
Arı sokmasından sonra alerjik tepkiler görülürse kalsiyum şırıngası, antihistaminik ilâçlar kullanılır.
Arı zehri romatizmada, nevraljilerde, müzmin mafsal hastalıklarında faydalı etkiler göstermektedir. Bu amaçla arı zehrinden ilaçlar yapılmıştır.