ESKİ ROMA DEVRİNDE PARALAR VE SİKKELER BİLMEDİĞİNİZ ÖNEMLİ SEMBOLLER

 

Romalı’ lar Helenistik devrin sonunda bütün Akdeniz havzasının hâkimi olmuşlardı. Roma Cumhuriyetinin Roma imparatorluğuna çevrilmesiyle imparatorluğun bütün sikke darbı yeni bir düzene konulmuştur.

İmparator – Senato ve sonraları yalnız, imparatorlar tarafından basılan sikkelerin yazıları latince olup, bun­lara ( Devlet parası ) denilmiştir.

Şehirler tarafından basılanların adı ise (Şehir parası) dır. Bunların yazıları elence’dir.

Bu iki sikkeden başka bir de imparatorun emriyle Roma’ lı valiler tarafından kesilmiş olanları vardır. Bun­lara ( Vilâyet parası ) deniliyordu.

Bu devirde de, Helenistik krallar gibi, sikkelerin yüzlerine kendi ( veya tanrı ) tasvirlerini koymak hakkı hükümdarlara verilmiştir. Bunun sayesindedir ki, imparatorların sırasını ve durumunu düzenlemek imkânı bulunmuştur.

İmparatorlar beğendiği kimselerin tasvirlerini sikke­lere koydurduğu gibi, ailesinden bazı kadınlara da sik­keler üzerinde yer vermiştir. Antonius, sikkelerine kendi resmi yanında karısından başka, sevgilisi Mısır kraliçesi Kleopatra’nın da tasvirini istanbul escort koydurmuştur.

Traianus’a kadar resimlerde sakal yok iken, Hadrianus’dan itibaren sikkelere sakal girmiştir. Bu arada saç tuvaletine de önem verildiğinden saç, paranın ait olduğu devrin teşhisini kolaylaştırmıştır. İmparatorluk devrinde sikkelerin tersindeki resim­lerin tipleri, sikkelerine göre başka mana taşıyordu. Eski­den kalıbı kesenlerin bütün dikkati sikkeye sanatkârane bir şekil vermek üzerinde toplanıyordu. Bu zamanda ise, resimlerin konusu esas almıyordu. Bu da propaganda bakımındandı.

www.hayatpedi.com eski paralar

Para her zaman elden ele geçtiği için, onun resim ve yazıları siyasi mâna ve fikirlerin yayılmasına yarıyordu, imparatorların bütün maksat ve hareketleri ile zafer ve barış getirici, bereket sağlayıcı, cihan idarecisi, devletin efendisi veya birinci vatandaş gibi unvanları sikkelerde yer alıyordu.

Sikkelerde, imparatorlar adına kurulan şeref takları, şehir kapıları, mabedler ve binalarla, imparator heykelleri, zafer kabartmaları gibi eserler de bulunuyordu.

Bazı hükümdarlar da ölümünden sonra tanrılaştırı­lıyordu. Ölü, imparator ise, mukaddes hayvanı kartal olan Baştanrı Juppiter’i, imparatoriçe ise Juppiter’in tavuskuşu alâmetli karısı Junun olurdu.

Bütün iyilikler ve kudretler tanrılardan geleceği için sikkelerde bunlara da önemli bir mevki verilmiştir:

Millî bir Roma harp tanrısı olan Mars, efsanevî ana Venüs, ocak tanrıçası Vesta, bereket sağlayan Ceres, sulh veren Minevra, deniz tanrısı Nepton, selâmet ve bereketi getiren Apollo, ay tanrıçası Diana, sağlık tanrısı Asklepios ve dünyayı canavar ve belalardan koruyan Herkül gibi tanrılar bu kabildendir.

Roma şehrinin kurucuları olan ve dişi kurt tarafın­dan emzirilen ikizler, ebedi varlığın sembolü idiler. Bun­lar, uykuda iken toprak tanrıçası Rea’ya yaklaşan harp tanrısı Mars’ın oğulları sayılıyordu.

Bu devirde, sikkenin resim ve yazıları imparatorluk içinde büyük rol oynamıştır. Bununla beraber darp sanatı bir yükselme göstermemiştir. Altın sikkelerin tasvirleri güzelliğini muhafaza etmekle beraber, diğer paraların ayarı düşürülmüş ve daha sonraları biçimi de bozulmuştur.

Etiketler

YORUM YAZIN