En çok çocuklarda görülen, yaygın, salgın, bulaşıcı bir hastalıktır. Başlıca belirtisi hastayı boğacak gibi sıkıştıran, birbiri ardına gelen öksürüklerden sonra şiddetli, çok kere öter gibi soluk alıştır. Bu soluk alış horoz ötüşünü andırır.
Boğmacaya tutulanların %80’i dört yaşından küçük çocuklardır. Çok küçük çocuklarda bu hastalık pek tehlikeli olabilir. Onun için, bir buçuk, iki aylık çocuklara bile aşı yapmalıdır.
Boğmaca başlangıçta gribe benzer; gene grip gibi boğmacalı hastalarla temastan geçer. Kendisi boğmaca olmayan bir kimsenin bu hastalığın mikrobunu taşıması bugün eskisi kadar önemli bir tehlike sayılmıyorsa da böyle bir tehlike gene göz önünde bulundurulmalıdır.
Boğmacanın Üç Dönemi
Mikrop alındıktan 8-15 gün sonrasına kadar ufak-tefek kırıklık dışında bir şey duyulmaz. Yalnız, bu süre 2 gün gibi çok daha az olabilir. Buna mikrobun «kuluçka süresi» denir.
Ondan sonra asıl hastalık başlar. Bunun, her biri ikişer hafta süren üç dönemi vardır:
Nezle Dönemi. — Bu ilk dönem soğuk algınlığını, gribi andırır: Burun akıntısı, aksırık vardır; burun akıntısı geceleri artar. Biraz öksürük, iştahsızlık, bazen da ses kısıklığı görülür. Bu belirtilerden öksürük gitgide öne geçer. Öksürdükçe hastanın yüzü kızarır, salyası akar, ateşi de her gün biraz daha yükselir. Hastalığın en çok bulaşabileceği zaman bu günlerle ikinci dönemin ilk haftasıdır.
Ötme Dönemi. — Boğmacanın bu ikinci döneminde ilk belirtilerin bir kısmı artabilir; yalnız, bu hastalığa özgü ötüş —horoz gibi bağırış — başlar: Hastayı boğacakmışçasına gelen, onu saran, kızartıp bozartan
öksürüklerden sonra, zor bir soluk alışla boğazdan, öter gibi bir ses çıkar. Bu öksürük nöbetlerinin beş saatte bir geldiği kabul edilir.
Gene bu ikinci dönemde salyalar, salgılar pek koyulaşır, kusmalara yol açar. Göz altı ve burun kanamaları da olabilir. Kusma çok sık olursa beslenmeyi aksatır, hastalığı yenmek güçleşir.
Soğuk, sıcak, sinirlenme, korku, duman gibi her hangi bir etki öksürük nöbetlerini uyandırabilir.
İyileşme Dönemi — Boğmaca üçüncü döneminde şiddetini gitgide kaybetmeye başlar. Belirtiler yavaş yavaş azalır; bu arada, öksürük basit bir nezle, bronşit öksürüğü haline gelir. Tam iyileşme (nekahat) dönemi bir hayli uzun sürer. İyi bakılmayan hastaların sonradan başka hastalıklara yakalanması boğmacada çoktur. Hele yeni doğmuşlardan 2 yaşma kadar olan çocuklarda boğmacanın başka hastalığa çevirmesi (ihtilâtlar) ölüme kadar varabilecek çok tehlikeli durumlar yaratabilir. Bronkopnömoni (akciğer kesecikleri ve ince solunum yolları iltihapları), ansefalit (beyin iltihabı) bu tehlikelerin en başında gelir. Gene bu arada ortakulak, boyun bezleri iltihaplanabilir, akciğer kesecikleri şişebilir; faal verem alevlenebilir.
Aşı ve Tedavi
Boğmacanın aşısı vardır. İlkokullarda bu aşı daima yapıldığı gibi, okul çağından önceki çocukları da aşılamalı, bunu asla ihmal etmemelidir. Bu aşı, çoğunlukla difteri – tetanoz – boğmaca karma aşısı olarak yapılır.
Boğmacanın tedavisi bugün oldukça kolaydır. Antibiyotikler, bu arada özellikle aureomycine (oreo- misin), chloromyçetine (kloromise- tin), streptomycine (streptomisin), hele erken, zamanında kullanılırsa pek olumlu sonuç verir. Ancak, yalnız bunlara güvenmek doğru olmaz. Pek küçük çocuklarda boğmaca serumu kullanılmalıdır. Son zamanlarda boğmaca gamma globülini de başarı -ile kullanılmaktadır.
Öte yandan, boğmaca tedavisi sırasında gerek öksürüğü azaltmak, ateşi düşürmek, gerekse boğmacanın başka hastalıklara çevirmesini önlemek için de, hekimin uygun göreceği daha başka ilâçlar kullanılır. Ağır hastaları, alınması gerekli tedbirleri yerine getirebilmek üzere, hastaneye yatırmak uygun olur.
Bol temiz havanın, oksijenin boğmacaya karşı iyi geldiği öteden beri bilinir. Bundan dolayı, boğmacalıların yüksek dağlara çıkarılması, hatta uçakla 34 bin metre yükseklerde dolaştırılması salık verilmiştir. Basit bir hava değişimi bile faydalı sonuçlar verebilir.
Boğmacaya Benzer Öksürükler
Boğmaca öksürüğüne benzeyen birtakım öksürükler de vardır. Bunlar daha önemli sebeplerden ileri gelmiş olabilir. Onun için, bu gibi öksürüklere büyük önem vermeli, hekime başvurmalıdır.
Daha çok, büyüklerde, uzun süren, ilâçlara karşı direnen, boğmacamsı öksürük nöbetleri görülürse, mide- akciğer sinirini irkilten, basınca uğratan bir sebep aranmalıdır; bu arada aort anervizması, ya da ses ve solunum boruları bezlerinin şişmesi akla gelebilir.