Ergenlikte Arkadaşlık
Ergenlikte (bülûğ çağında) erkek çocuklar da, kızlar da bir yandan, eskisi gibi, kendi cinslerindekilerle arkadaşlıkta devam ederler, öte yandan karşı cinstekilerin arkadaşlıklarını aramaya başlarlar. Bu çağ insanın aşka en elverişli olduğu bir hayat evresidir. Çocuğun gerektiği gibi gelişmesi için başka çocuklarla arkadaşlık etmesi zorunluluğu vardır. Çocuk, arkadaşının yanında eksik yanlarım tamamlamak imkânını bulur. Kendisini arkadaşlarıyla ölçer. Bu ölçmelerde varlığını daha çok değerlendirmek isteğini duyar. Arkadaşlarıyla, kişiliğinin gelişmesi için gerekli olan duygusal, sosyal, zihinsel münasebetler kurar. Başka bir deyişle, çocukluğunu bir çocuk gibi yaşar.
Arkadaşsızlığın Zararları
Arkadaşlardan yoksun olarak büyüyen çocuklar kendilerini hep büyüklerle ölçerler. Bu ölçmelerde hep zararlı çıkarlar. Kendilerini önemsiz bulurlar. Hayatları boyunca bu önemsizlik duygusunu etkilerini duyabilirler. Burada önemli olan şey, çocuğu arkadaşsız bırakmak değil, iyi arkadaş edinmeye teşvik etmektir.
Başka çocuklarla arkadaş olmasına engel olunan çocuk büyüklerin yanında kendisini yalnız bulur. Düşüncelerinin, duygularının onlarınkilerle bağdaşamadığını görür. Bunun sonucu olarak, onlarla anlaşamaz.
Yaş ilerledikçe, insan, gerek hayattaki ihtiyaçlarına, gerekse ruhunun duyduğu ihtiyaçlara göre, yeni yeni arkadaşlar arar. Bu arada, eski arkadaşları gözünde daha büyük bir değer kazanır. Arkadaşın insana akrabadan daha yakın olduğunu hepimiz biliriz.