Doğumdan Sonra annenin çocuğu hakkındaki düşünceleri, duyguları, özellikle, doğuştan sonra, daha büyük bir önem kazanır. Bu arada, kadın dünyaya çocuk getirir getirmez garip, acayip bir duygu ile karşılaşır. Doğumdan önce çocuğunu tümü ile kendisine ait bir varlık olarak tanır. Doğumdan sonra ise artık onu varlığının bir parçası gibi göremez.
Bundan başka, kadın gebeliği süresince yakında dünyaya gelecek olan çocuğunu İdealleştirir. Onu üstün bir varlık halinde düşünür. Doğumdan sonra ise hayal kırıklığına uğrar. Tasarladığı mükemmel varlık yerine şekilsiz, dermansız bir varlıkla karşılaşmıştır.
Ondan sonra, ananın çocuğa karşı olan ilgisi, gerçeklerin zorlamasıyla, hayatla daha yakından ilgili bir durum kazanmaya başlar. Ana, çocuğunu emzirir, ona bakar, hastalanınca üzerine titrer. Böylece, sevgisi daha gerçek bir şekil almış, ana şefkati bütün özellikleriyle ortaya çıkmıştır.