İnsanın öteki canlılardan üstünlüğü beyin kabuğunun mükemmelliğine bağlıdır. İnsanda beyin kabuğu daha çok girintili çıkıntılıdır, sinir hücreleri bakımından daha zengindir.
Beyin kabuğu hareket, irade, zekâ, duygu, karakter, ahlâk gibi yüksek görevlerin yeridir. Kabuğun hangi kısmı bozulursa oranın gördüğü işlerde aksaklıklar ortaya çıkar. Meselâ, görememek, işitememek, duyamamak, bacağı, kolu oynatamamak gibi sakatlıklar olur.
Delilik Nedir?
Akıl hastalıkları beynin ön parçasının (alın kısmının), daha doğrusu bu kısımdaki beyin kabuğunun, çeşitli iç ve dış sebeplerle, normal görevlerini yapamamasından ileri gelir. Bu görevlerin tabiîlikten ayrılması üzerine ortaya çıkan bozukluklar için akil, ruh, sinir hastalığı terimleri hemen hemen aynı anlamda kullanılmaktadır.
Her akıl hastasına deli diyemeyiz. Deli, daha çok, hastalığı kendisine de, başkasına da ileri derecede zarar verebilecek olana denir.
Akıl hastalıklarının oluşunda kalıtımın (verasetin), yaşın, cinsin, ırkın, yaradılışın, bünyenin etkileri vardır.
Akıl Hastalıklarının Sebepleri
Vücuda dışarıdan giren, ya da organizmada meydana gelen zehirler birçok ruh hastalıklarının sebebi olabilir. Alkol, afyon, esrar, morfin, eroin, kokain, eter, arsenik, civa, kurşun gibi keyif vermek için, tedavi için, ya da meslek ve sanat icabı alman maddeler, verem, grip, sıtma, frengi, tifo mikroplarının zehirleri bunların başlıcalarıdır. Vücuttaki birçok iltihaplar, hipofiz, tiroit hormonlarının bozukluklarından ileri gelen zehirler de bu aradadır.
Çeşitli hastalıklar istidadı olanlarda akıl hastalıklarının uyanmasına yol açabilir. Kalp hastalığı, beyin urları, şeker hastalığı, pellagra (bir nevi deri hastalığı), gut (damla) gibi hastalıklar akıl hastalıklarını hızlandırabilir.
Maddi, ruhi sarsıntılar, ileri derecede beden ve ruh yorgunlukları da akıl hastalıklarına yol açabilir. Özet olarak denebilir ki akıl hastalıklarının artması için aşağıdaki sebeplerle beyin örgüsünün bozulması gereklidir: Bünye, istidat, zehirler, intan hastalıkları, ergenlik başlangıcı, âdet kesimi, gebelik, loğusalık, yorgunluk ve üzüntüyle ruhun zayıflaması.
Akıl Hastalıklarının Belirtileri
Normal insanın hareketlerinde, konuşmasında, görmesinde, koku alışında, tat duyusunda, söylenenleri anlayışında, düşünüşünde, üzüntüsünde, sevincinde herkesçe kabul edilmiş bir ölçü vardır. Bu davranışların, duyguların çoğalması, azalması, aykırılıkları akıl hastalıklarının başlıca belirtileridir.
Meselâ, normal bir insanda yalnız bir gülümseme uyandırması beklenen bir olay karşısında saatlerce gülmek, ya da ağlamak anormal bir haldir. Bir çiçek kokusunu leş kokusu gibi duymak, hiç yoktan sesler işitmek, olmayan şeyleri görmek, gördüklerinden yanlış hükümler çıkartmak, basit bir üzüntüyü felâket haline getirerek günlerce ağlamak, uyuyamamak, lüzumsuz yere öfkelenerek aşırı hareketlerde bulunmak gibi belirtiler çok ve sürekli olursa hastalık sayılması gerekir.
Çeşitli akıl hastalıklarında birçoğunun birlikte bulunduğu, ya da bazılarının daha kuvvetli olarak ortaya çıktığı belirtileri şöyle sıralayabiliriz:
Hezeyan: Gerçeğe uygun olmayan düşüncelere, inanışlara saplanır, saçma-sapan konuşur. Hezeyanların pek çok çeşidi vardır: Büyüklük hezeyanı, zulüm çekme hezeyanı, melânkoli hezeyanları, inkâr hezeyanı gibi. Meselâ, fakir bir kimse zengin olduğunu iddia eder, daima parasından, mallarından söz açar. Bazıları da büyüklük taslar; kral, bilgin, peygamber olduğunu söyler. Takip edildiğini sananlar, öldürülme korkusu içinde olanlar, kendisini, ailesini daima tehlikede görenler vardır. Melânkolik hezeyanlarda hasta kendisini suçlu, küçük, âciz, beceriksiz görür, birçok felâketlere yol açtığına inanır. Kendisini ölmüş sayanlar, şeytan olduğunu ileri sürenler, karnında yılan bulunduğunu söyleyenler görülür.
İdrak bozuklukları: Hayaller şeklinde kendisini belli eder. İşitme, görme, koku alma, tat alma, dokunma, cinsel hayaller, organlardan gelen yanlış duyumlar; meselâ, kulak çınlaması, küfür, hakaret duymak, güzel sözler işitmek, bunların başlıcalarıdır. Göz önünde uçuşan renkli şekiller, kıvılcımlar, cüceler, acayip şekiller görmek, olmayan kokuları, tatları duymak, güzel bir kokuyu, lezzetli bir yemeği tiksindirici bulmak da bu aradadır. Sıcaklık, soğukluk gibi dokunma duyumlarında yanılmak, cinsel organlarıyla oynandığını, kendilerine tecavüz edildiğini, gebe kaldığını iddia etmek de bu hastalığın belirtileridir.
Etkilenme bozuklukları: Dış olayların üzerimizde uyandırdığı etki bu cins akıl hastalıklarında ya azalır, ya artar. Kimisinde küçük bir olay büyük bir tepkiye yol açar, kimisinde ise duygu büsbütün kaybolur, hasta olaylara karşı büsbütün ilgisiz kalır. Sevinç, acı duymamak, akrabalara ve dostlara karşı ilgisizlik, sevdiklerinin ölümünü üzülmeden karşılamak, ya da ‘’aşırı duygulu olmak, ufak, bir sözden alınmak, hırçınlaşmak, darılmak, kavga etmek, sevinçte, öfkede, acımada aşırı davranmak’’ bunların başlıcalarıdır.
Yukarıda saydıklarımızdan başka, akıl hastalıklarında çeşitli şekilde kendini belli eden dikkat, hafıza, zekâ, konuşma bozuklukları, cinsel sapıklıklar, tikler, kendini öldürme, adam öldürme, hırsızlık, yangın çıkarmak, çocuklara işkence etmek, başkalarını zehirlemek, imzasız mektuplar yazmak, israfa dalmak, borçlanmak, evini, görevini yok yere bırakıp gitmek gibi belirtiler, davranışlar vardır. (sinir hastalıkları çeşitleri)
Akıl bozuklukları, türlü biçimlerde ortaya çıkar, bunlara göre çeşitli adlar alır. Başlıcaları şunlardır: Mani, melânkoli, paranoya, erken bunama, frengi, uyku hastalığı, pellagra, sara, histeri, nevrasteni, psikasteni, psikopati.