Bir insanın üzüntüsünü kimse ile paylaşamaması, içine atması çok kötü sonuçlar doğurabilir. Kuruntular, sıkıntılar artar. İnsanın sinirleri tamamen bozulur. Dertler güvenilir bir kimseye açılırsa, çözümlenmese bile meydana getirdiği ağırlık biraz hafifler, insan içini döktükçe ferahlar ve birtakım hal çarelerini daha rahat düşünebilir.
Ancak eşi de onun dertlerine ortak olmasını bilmeli, son derece ketum davranmalıdır. Bu erkek olsun kadın olsun fark etmez erkeklerin sıkıntısı ve üzüntüsü olmaz diye geleneksel bir bakış açısından kurtulmak gerekir. İnsanoğlu geçmişten günümüze süregelen zaman diliminde her zaman toplumsal olarak yaşamıştır.
Bu yüzden dostluklar gelişmiştir. İnsan oğlunun çoğalması içinde evlilikler yapılarak aileler kurulmuştur. Bu aile içerisinde her hangi bir bireyin sıkıntısı varsa o konuşulup çözülür. Bu geçmişten günümüze hep böyle olmuştur. Kadın, eşinin sıkıntılarını dinlemeli çözüm arayışı içerisine girmeldir.