Türkiye’de döviz kurlarının belirlenme biçimleri, dünya para sistemindeki değişikliklerin Türkiye’de de benimsenmek zorunda kalınması nedeniyle bu değişimlere paraleldir.
Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de 1970’li yılların başlarına kadar devalüasyonlarla ayarlanan para değeriyle TL’nin fiyatı belirlenmiştir. 1974 yılından sonra ise esnek kur sistemine geçilmiştir. Ancak bu dönemde Türk lirası İMF’nin isteğiyle 1979 yılında iki kez büyük oranlarda devalüe edilmiştir.
Bu devalüasyonların sonucunda TL’nin değeri 1970’e göre % 210,89 oranında düşmüştür. 1980’le beraber dövizde liberalizasyon dönemi başladı.
Türkiye’de ilk resmi devalüasyon 7 eylül 1946’da yapılmıştır. Bu devalüasyonla dolu 1,30 liradan 2,80 liraya çıkarılmıştır. Türkiye’nin tarihindeki en yüksek devalüasyon ise 4 ağustos 1958 yılında yapılmıştır. 1 doların 2,8 liradan 9 lirya yükseltildiği bu devalüasyonda, oran % 321,4 olmuştur.
En fazla tepkiye neden olan devalüasyon ise 1980’de yapılmıştır. 1980’li yıllar aynı zamanda döviz kurunun ekonomi politikalarda çok önem kazanmaya başladığı bir dönemdir. % 48,6 oranında gerçekleşen devalüasyonla 1 dolar 47,1 liradan 70 liraya yükselmiştir. 24 ocak 1980’den sonra TL’nin yabancı paralar karşısındaki fiyatı günlük olarak saptanmaya başlanmıştır.
Böylece günlük kur ve liberalizasyon dönemine girilmiştir. 1 mayıs 1981’de TC Merkez Bankası, kullanımı yaygın dövizler için her gün kur açıklamaya başlamıştır. 29 aralık 1983 günü ise ANAP iktidarı, cepte döviz taşımak ve bankalarda döviz hesabı açtırmakla ilgili düzenlemeleri yaparak dövizde serbesti (liberalizasyon) dönemini başlatmıştır.