Bu söz Yunanca ‘’sarhoş uykusu’’, derin uyku anlamına gelir. Bu hal, solunum, dolaşım gibi iradeye bağlı olmayan (bitkisel = vejetatif) görevlerin durmasıyla beraber görülür. Bazen da vücut bitkisel görevlerini yapan bazı refleksler vardır; buna karşılık şuur yokluğu müşahede edilir. Genel olarak komadaki hastanın yaşama belirtileri düzensizdir Solunum değişik, derin, az (10-12) veya çoktur (3040).
Komanın ilk döneminde hasta çevresine karşı ilgisizdir, sorulara az, anlaşılmaz ve yavaş cevaplar verebilir ve hemen dalar, uykusundan uyandırılabilir.
Daha ileri vakalarda komanın ağırlık derecesini ölçmek için bir deney yapılır: İçi su dolu bir kaşık, dudakları arasından ağza gönderilirken yutma hareketi yapamazsa koma çok ağırdır.
Komada akciğer, kalp ve tansiyon arızalarından başka vücut sıcaklığı (derecesi) önemlidir ve bunun sık sık kontrolü gerektir. Sıcaklık 39- 39°,5’yi geçerse buz, soğuk bez, soğuk örtü ile ateşi düşürmelidir.
Komanın başlıca sebepleri şunlardır: Kafaya gelen şiddetli bir darbe (travma), beyin tümörü, zehirlenmeler: (alkol, morfin, eter, kloroform, civalılar, kömür, gıdalar, uyku ilâçları gibi) beyin kanaması, beyin yumuşaması, beyin zarı hastalıkları ve menenjitler, bazı saralar, şeker hastalığı (diyabet koması) ve diğer metabolizma hastalıkları, böbrek afetleri (üremi koması), şiddetli açlık, donmalar, sıtma.
Komanın tedavisi kalp teneffüs ve atış kontrolleri ve gerekli tedbirleri dışında sebebine ve şiddetine göre yapılır.